Hakikat Bilgisi...
İlk bu sözü duyduğumda kulağıma anlamlı gelmişti; anlamını tam manasıyla kavrayamamış olsam da...
Sonra buna bir de hakikat bilgisinin tek olduğu ‘bilgisi’ eklendi. İçinde biraz da gizem taşıyan bilgi daha da gizemli hale geldi.
Uzun zaman yerli yerine oturtmakta zorlandığım hakikat bilgisinin tek olduğu kavramı, birçok kaynaktan okuduklarımla, zihnimde bir çiçek gibi açıldı.
Bilgi tek... Ve o bilgi farklı disiplinlerde farklı terminolojilerle ifade ediliyor olsa da vermek istediği mesaj TEK.
Tüm dinlerde ‘isteyin verelim’ dense de, ne ne isteyeceğimizi bir türlü bilebildik uzun yıllar boyunca, ne de nasıl isteyeceğimizi bilebildik.
Bundan birkaç on yıl önce THE SECRET / SIR kitabıyla tekrar istemeyi hatırladık. Hatırlamakla kalmayıp istemenin yollarını, istek listesi yapmayı da öğrendik.
Aslında bu kitap yazılmadan çok çok önce Einstein kuantum fiziği ile, sonsuz seçenekler dünyasından seçim yapmanın formüllerini insanlığa sunmuştu. Ve SIR kitabıyla formüller günlük yaşantının içerisine uyarlanmış oldu.
Sonrasında çoklu ve hatta sonsuz seçenek dünyasından istediğimize ulaşmak için niyet yapmayı öğrendik; yani bakışlarımızı istediğimiz şeye yöneltmeyi, zihnimizi, duygularımızı, bedenimizi ve ruhumuzu hizalamayı...
Sonra enerji çalışmaları, meditasyonlar, hayal panoları ile niyetimize hayat verecek enerjiyi büyütmeyi öğrendik.
Din, fizik, felsefe, spiritüel alan hepsi istemek ve istediğine ulaşmak konusunda kendi terminolojisiyle aynı bilgiyi veriyordu.
Ve istedik, istedik ve yine istedik... Hepsi de oldu...
Ve fakat bu iste olsun döneminin arkasından gelen bir başka dönem var ki tüm bildiğimizi sandığımız şeyler yerle bir oldu.
Bu defa istedik, istedik... Ama olmadı... Neyi yanlış yaptığımızı bir türlü anlamadık...
Hatta bir süre sonra bir şey de isteyemez hale geldik.
İstemenin gerisindeki blokajların dışında en önemli konunun ‘sorumluluk’ olduğunu düşünüyorum.
İstediğinin olması, istediğin şey olmak beraberinde sahip olduğun ya da olduğun şeyin de sorumluluğunu beraberinde getiriyor. İnsan kendi süreci içerisinde bu sorumluluğun ne kadar ‘ağır’ olabileceğini öğreniyor.
Sorumluluğu üstlenecek olgunlukta olanlar hakikat bilgisini kullanıyor; korkanlar yine başka bir hakikat bilgisi olan korktuğunun başına gelmesi durumunu yaşıyor.
YanıtlaYönlendir
|